Pazar, Nisan 12, 2009

Pozlama: Diyafram ve Enstantane

Daha önceki yazılarımda pozlama nedir ve pozlamayı etkileyen değişkenlerden ikisi olan diyafram ile enstantaneyi anlatmıştım.

Şimdi doğru pozlamada bu iki değerin birbirleri ile olan ilişkisine bakalım.

Her bir fotoğraf için, belli bir ISO değerinde, fotoğraf çekilen ortamdaki ışığın yoğunluğuna ve şiddetine göre optimum pozlamayı veren bir diyafram değeri ve bir de enstantane süresi vardır.

Optimum pozlama için gerekli olan bu değerlerin bilinmesi gerekmektedir. Bu noktada, ışığın şiddetini okuyan ve buna göre doğru pozlama için gerekli diyafram ve enstantane değerlerini bize veren pozometre denilen ölçüm cihazından yararlanırız. Pozometreler makinanın içinde yer alır ve deklanşöre yarım bastığımızda otomatik olarak bu ölçümü yaparlar. (Harici olarak kullanılan el pozometreleri de vardır, ama onlara şimdilik değinmiyorum.)

Bu değerleri değiştirdiğimiz zaman bunun sonucu ne olur peki?

Bunu bir örnek ile anlatalım. 100 ISO'da, çekmek istediğimiz fotoğraf için optimum pozlamayı sağlayacak olan değerler f/5.6 ve 1/60 olsun.

  • Diyaframı f/5.6'da sabit tutup enstantaneyi 1/60 yerine 1/120 yaptğımızda, içeri giren ışığın süresi yarıya inecek ve sensöre bir öncekine göre yarısı kadar ışık düşmüş olacaktır. Bu nedenle de fotoğrafımız olması gerekenden daha az pozlanmış olur.
  • Bunun tersi olarak enstantaneyi 1/60 yerine 1/30 olarak değiştirdiğimizde, bu sefer 2 katı ışık sensöre düşecek, bu da fotoğrafın olması gerekenden daha fazla pozlandığı anlamına gelecektir.
  • Aynı mantık, ama ters yönde, diyafram için de geçerlidir. Enstantane sabit tutularak diyaframımızı f/5.6 yerine f/4 seçersek, bu sefer 2 katı daha fazla ışık sensöre girecek ve fazla pozlama yapılmış olacaktır.
  • Ya da f/5.6 yerine f/8 seçseydik, bu sefer ilk pozlamamıza göre yarısı kadar ışık sensöre düşecek ve bu da fotoğrafın az pozlandığı anlamına gelecekti.

Bu mantıkla, diyaframı 1 stop kısıp enstantaneyi de 1 stop arttırdığımızda, yani f/5.6 ve 1/60 saniye yerine f/8 ve 1/30 saniye seçmemiz durumunda her iki müdahale birbirini netleyeceğinden optimum pozlamamız değişmemiş olacaktı. Bu da doğru pozlama için tek bir tane enstantane-diyafram seçimi olmayacağını gösteriyor. Yani aşağıdaki örneklerin hepsi yukarıdaki örneğimize göre doğru pozlamayı verecek:

f/4 ve 1/120 saniye
f/5.6 ve 1/60 saniye (örneğimiz)
f/8 ve 1/30 saniye

Peki hangisini seçeceğiz?

Burada bize yön verecek olan ilk önemi konu, o anki ışık koşulları olacaktır. Eğer ışık yeterli değil ise, fotoğrafın çekilebilmesi için uzun enstantanelere ve/veya açık diyaframlara ihtiyaç duyarız. Ancak seçebileceğimiz en açık diyafram açıklığımız objektifin maksimum diyafram açıklığı ile kısıtlı. Bu nedenle en açık diyaframı kullanmak bile bazen işimize yaramayacaktır ve uzun enstantanelere ihtiyacımız olacaktır. (Ki bazen amacımız doğrultusunda en açık diyaframı da seçmek istemeyebiliriz) Bu durumda da ilk yazılarımda bahsettiğim titreme sorunu ortaya çıkacaktır.

Bir başka önemli konu da fotoğrafta neyi amaçladığımız ile ilgili. Diyaframın net alan derinliğini etkilediğini daha evvel belirtmiştim. Aynı şekilde uzun pozlama (uzun enstantane süreleri) ile hareketi gösterdiğimizi ve hızlı bir enstantane ile de hareketi dondurduğumuzu açıklamıştım. Bunlardan hangilerini elde etme istiyorsak diyafram ve enstantane değerlerini bu amacımıza göre belirleriz. Ama yine de bizi bu konuda yönlendirecek olan asıl kısıt ışık koşulları olduğu için, az ışıklı ortamlarda titreme olmadan çekim yapabilmek için ISO'yu nasıl kullanabiliriz ona bakalım.

Ki bu da bir sonraki konumuz olsun :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder