Bratislava

Ekim ayında iş için Bratislava'ya gitmiştim. Biraz da buradan bahsetmek istiyorum.

Öncelikle Bratislava nerede diye sorarsanız, Slovakya'nın güneybatısında ve hem Avusturya'ya da hem de Macaristan'a komşu. Tuna Nehri şehrin ortasından geçiyor. Zaten iki ülke ile sınırı olan tek başkent ve aynı zamanda Viyana ile birlikte Avrupa'daki birbirine en yakın iki başkent ünvanını da taşıyor. Viyana'dan sadece 60 km uzaklıkta.

Ulaşım aslında gayet basit. Türkiye'den Bratislava'ya direk uçak yok, o yüzden ya Viyana'ya uçup havaalanından Bratislava'ya kalkan otobüslere binebilirsiniz. Ya da İstanbul'dan Prag'a uçup oradan Çek Havayolları ile Bratislava'ya uçabilirsiniz aktarma ile ama bu daha uzun sürecektir. Ben seyahat şirketinin beni uyarmaması nedeniyle en uzun yol olan Prag üzerinden gittim ne yazık ki. :) Tabii bir başka seçenek de gene Viyana'ya uçup oradan nehir tekneleri ile geze geze de gidebilirsiniz Bratislava'ya.

Slovakya'nın başkenti olan Bratislava 431,000 civarında olan nüfusu ile Slovakya'nın aynı zamanda en büyük şehri. 

Küçük ve sakin bir şehir. Görülebilecek her yer eski şehir merkezinde toplanmış ve 3-4 saat içerisinde her yeri gezebiliyorsunuz. Ben iş için ve de hafta içinde orada olduğum için sadece eski şehir merkezini ve etrafını gezebildim yani şehrin diğer bölgeleri hakkında bir yorum yapamam.

Gezilebilecek yerler arasında Bratislava Kalesi, St Martin Kilisesi, Michael's Gate gibi yerler var. Ben açıkcası hepsini dışarıdan görmek ile yetindim.  ve daha ziyade eski şehrin dar sokaklarında dolaşmayı tercih ettim. Gerçekten de eski şehir merkezindeki sokaklar çok dar ve keyifli. Taşlı yollar, eski binalar arasında dolaşırken kendinizi geçmişe bir yolculuk yapmış gibi hissediyorsunuz.

Genel olarak oldukça sakin bir şehir Bratislava, şehir merkezinde akşam saat 8den sonra in cin top atıyor desem yeridir. Açık olan yerler de genelde turistik yerler. Hatta yerel Slovak birası olan Zlatý bažant'ı bile ancak bir Irish Pub'da bulabildik :)

Çalışan Adam - Cumil

Şehirde en çok hoşuma giden şeylerden birisi de sokaklardaki heykeller oldu. Bunlar arasında kanalizasyondan çıkan "Çalışan Adam" heykeli (ya da bilinen adıyla Cumil heykeli) ve Schone Naci gibi heykeller çok ünlü. 1997'de yapılmış olan kanalizasyondan çıkan "Çalışan Adam" heykeli yürüyen insanların veya arabaların heykeli farketmeyip çarpmaları sonucunda  o kadar hasar görmüş ki, uyarı levhası koymak zorunda kalmışlar. 

Schone Naci

Schone Naci ise Bratislava efsanelerine göre 20nci yüzyılın başlarında çok fakir ve hafif de deli olmasına rağmen Bratislava sokaklarını her zaman çok şık bir şekilde aşındıran ve herkese şapkası ile selam veren bir figürün anısına yapılmış bir heykel.

Bunların dışında Fransız askeri ve Paparazzi heykellerini de şehir merkezinde görebilirsiniz. Bir fotoğraf sevdalısı olarak fotoğraf çeken Paparazzi'nin fotoğrafını çekemediğime çok üzülüyorum açıkcası. Ben çekemedim ama internetten arama yaparak heykelin fotoğraflarını görebilirsiniz.

Kısacası çok küçük ama şeker bir şehir Bratislava. Bir daha gider miyim ? Sadece Bratislava'ya gitmek için gitmem ama Viyana'ya gidersem belki günübirlik Tuna Nehri gezintisi yaparak tekrar ziyaret ederim.

Tabii Bratislava seyahatım sırasında 4 saatliğine Viyana'ya da uğradım. Viyana'yı pek anlatamayacağım çünkü çok kısa kaldım ama en azından orada çektiğim azı fotoğrafları bir başka yazıda paylaşacağım.

Michael's Gate