Çarşamba, Kasım 30, 2011

Merhabalar

Merhabalar

Tekrardan çok uzun zamandır yazamıyorum blog'a ne yazık ki.. Tabii ki de her zaman ki gibi sebebim işlerimin yoğunluğu, araya bazı sağlık işleri de girdi ama herşey düzene giriyor yavaş yavaş, şimdi iyiyiz :)

Peki fotoğraf üzerine neler oluyor benim tarafta, en azından onu anlatayım dedim. Uzun zamandır iki konu üzerine kafayı takmış durumdayım. 

Bir tanesi bir çekim tekniği, Canon makinalarda AI Servo diye adlandırılan ve Nikon'larda ise Continous Focusing diye adlandırılan konu üzerine uğraşıyorum. Her ikisinde de mantık aynı, hareketli konularda netleme yaptıktan sonra netlemenin konuyu takip etmesi üzerine bir teknik. Bildiğiniz üzere fotoğraf makinaları netlik yaparken konumuzun ağaç mı, insan mı, el mi, göz mü diye ayırt etmiyor (tabii ki d-SLR makinalar için konuşuyorum, kompak makinalarda gülümseme ve yüz tanıma algoritmaları çok gelişti, bunları ayrı tutuyorum). Belli bir mesafedeki düzleme (yani uzaklığa) netlik yapıyor fotoğraf makinası ve alan derinliğine bağlı olarak o düzlemdeki ve o düzlemin önünde ve arkasında yer alan belli bir alanı netliyor. Ama konumuz hareketli ise (koşan çocuk mesela veya uçan bir kuş) bu net alandan çabucak çıkabilir ve fotoğrafta ana konumuz netsiz ya da flu olabilir. İşte AI Servo çekim modu ile netleme yaptıktan sonra bu focus'n hareket eden konuyu takip etmesini sağlayabiliyorsunuz. Buraya kadar herşey harika...

Ama gelin görün ki ben bunu bir türlü daha doğru dürüst istikrarlı bir şekilde kullanmayı beceremedim. Bunun üzerine araştırmalar yapıp denemeler yapıyorum, inşallah becerebilirim de bu konuyu daha detaylı anlatabilirim :)

Kafayı patlattığım diğer konu ise Photoshop üzerine. Biliyorsunuz hemen hemen her dijital fotoğrafın öyle ya da böyle bir photoshop işleminden geçmesi faydalı oluyor. Bu işlemlerden bir tanesi keskinleştirme üzerine. Evet USM (Unsharp Mask) ve High Pass gibi filtreler ile bu keskinleştirme işlemi yapılabiliyor gayet kolay bir şekilde. Benim üzerine taktığım konu ise keskinleştirmenin hangi aşamalarda nasıl yapılması gerektiği üzerine. Biraz evvel bahsettiğim uygulamalar çok basit ama fazlası hemen fotoğrafı bozuyor, ayarında yapabilmek ise ayrı bir beceri. Dolayısıyla eğitimsiz bir göz ile hemen bunun dozu kaçabiliyor.

Bu noktada aslında internette bir çok blog yazısı makale, araştırma ve kitaplar var, Youtube gibi sitelerden izleyeceğiniz öğretici videolar var. Ama hepsinin ortak noktası keskinleştirmenin 3 adımlı olması gerektiği yönünde.

Bunları da kısaca:


  1. Capture sharpening (yani fotoğrafın çekilmesi sırasında yaratılan keskinlik - ama burada çekilme esnasından kasıt bir raw işleme programı ile yapılan keskinlik işlemleri)
  2. Creative sharpening  (yani fotoğrafı raw'dan jpeg'e çevirirken PS içinde yapılan iyileştirme keskinleştirmeleri)
  3. Output sharpening (yani tüm işleme işlemlerimiz bittikten sonra fotoğrafı hangi aracı kullanarak görüntüleyeceğimize göre yapılan keskinleştirme işlemleri. (baskı için, internet için vs vs)


olarak özetleyebiliriz. Bence bunlara da bir 4ncü bir adımı eklememiz lazım, o da aslında makinadaki keskinlik ayarlarının nasıl belirleneceği. Bununla ilgili olarak fotoğraflarda maksimum netliği ve keskinliği yakalamanın yollarını daha evvelki bir yazıda anlatmıştım. Her ne kadar bu yazı manzara fotoğrafları için yazıldıysa da mantık genel olarak aynı. Ama buna ek olarak fotoğraf makinasının içerisinde yer alan keskinlik ayarını hangi seviyede tutmamız gerektiğini de belirtmekte fayda var. Özellikle raw çekiyorsanız bu ayarı ortalarda veya minimuma yakın seviyede tutmakta fayda var. JPEG çekiyorsanız ise bunu ortaların biraz üstünde tutabilirsiniz ama kesinlikle maksimum seviyede tutmamak lazım.

Bu keskinlik üzerine daha detaylı bir yazım olacak inşallah ama ne zaman emin değilim çünkü almayı ve okumayı planladığım bir kitap var bu konu üzerine. 

Bunun dışında belki biliyorsunuzdur, İFSAK 169ncu Dönemin proje danışman yardımcılığını da yürütüyorum, onunla ilgili toplantılar ve gezilerimiz de devam ediyor.

Öte yandan fotoğraflarımı paylaştığım sitemin yüzünü ve içeriğini de değiştirdim yaklaşık 1 ay önce. Dah içime sinen bir formatı oldu. Siteme de buradan ulaşabilirsiniz.

Bunlar dışında bir de Fotoğrafçının Gözü diye bir kitap aldım, onu okuyorum. Michael Freeman'ın yazmış olduğu bu kitap fotoğraf çekiminden ziyade nasıl görmemiz gerektiği üzerine bir kitap ve gerçekten çok faydalı. Herkese tavsiye ederim.

Benden şimdilik bu kadar, uzun zamandır ara verdiğim sevdiğim fotoğraflar serisine de tekrardan başlayacağım inşallah en kısa zamanda. (Zaten 1-2 tane paylaşmıştım ancak)

En kısa zamanda görüşmek üzere... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder