Ayıptır söylemesi geçtiğimiz haftasonu, yani buraya göre olan haftasonunda, bir plaja gittim. Aslında burada ilk defa bir plaja gitmiyorum, daha önce de bir kere gitmiştim. Buradaki plajlar, yani benim gittiklerim özel klüpler şeklinde faaliyet gösteriyorlar ve kaldığınız otelden bu plajlara gitmek için bilet alıp gidiyorsunuz. Ve şaşıracaksınız belki ama bu plajların içine girdiğinizde hepimizin alışık olduğu bir ortamdasınız, yani kadın erkek ayrımı yok, kadınlar abaya'larını giymek zorunda değiller. Yani Çeşme veya Bodrum'da gördüğünüz plajlardan tek farkı alkol olmaması.
![]() |
Sheraton Beach Club |
Silversands Beach Club |
Ama benim asıl bahsetmek istediğim bu değil.
İlk gittiğim plajda, yani Sheraton Beach Club'da, en uçtan denize atladıktan sonra 1-2 metre yüzünce direk mercan resiflerinin üzerinde yüzmeye başlıyorsunuz. Ben de bunu görünce hemen şnorkel ve palet kiraladım. Size o mercan resiflerinde gördüğüm güzellikleri anlatamam. Tek kelime ile harikaydı. Neredeyse Discovery Channel veya National Geographic'teki belgesellerde gördüğümüz balıkları ve su altı florasını görmüştüm.
Tabii İstanbul'a dönünce ben bunu nasıl fotoğraflarım diye düşünmeye başladım. Açıkcası benim kullandığım SLR için bir tane sualtında kullanmak için bir housing var ama biraz pahalı. Amerika'daki fiyatı bile 1900 dolar seviyesinde :)
E scuba diving bilmeyen biri olarak sadece şnorkel için bu kadar para harcanmayacağına göre ben de bir tane poıint&shoot bir sualtı kamerası aldım. Canon Powershot D10. Hem şansıma Vatan Bilgisayar'daki bir kampanyadan çok iyi bir fiyata aldım hem de 10 metreye kadar su geçirmiyor.
![]() |
Sheraton Beach Club Mercan Resifleri |
Ama sonuç bir hüsran oldu tam anlamıyla. Çünkü bu gittiğim yeni plaj, Silversands Beach, çok güzel olmasına rağmen, en yakın mercan resifleri 200-250 metre kadar açıktaydı. Tamam çok uzak değil, gayet rahat yüzülebilir ama oraya gidene kadar geçmek zorunda olduğum yerler vızır vızır jet-ski kaynıyordu! Üstüne üstlük burada şnorkel ve palet de kiralanmıyor!
Dolayısıyla ben de bu jet-ski'leri kullananlara güvenemediğim için tırstım açıkcası ve resiflere kadar yüzmedim. Allahtan bir büfe gibi bir yer vardı ve o o büfede çalışan birisinin şnorkelini kiralamayı becermiştim. O nedenle, plaj civarındaki kayalık yerlere gdip şnorkelle suyun altını seyrettim ve bu arada da yeni kameramı deneme şansını buldum. Aşağıdaki fotoğraflar bu gezimden.
Silversands - kum taban nedeniyle gröüş mesafesi az |
Bir de burasının şöyle bir dezavantajı var, suyun dibi kum. Dolayısıyla her dalgada kumlar havalandığı için su mercan resiflerindeki gibi berrak değil. Bunun üstüne o dalgalarda sabit durup fotoğraf çekmek de kolay değilmiş, onu da anladım :) Tüm bunlara ek olarak benim makinam da profesyonel bir makina olmadığı için ve ben de ilk defa suyun altında fotoğraf çekmeye çalıştığım için fotoğraflar çok iyi değil. Bu gördüğünüz fotoğrafların hemen hepsinde ufak da olsa Photoshop'da yapılan ışık, kontrast ve renk düzeltmeleri var.
Yine de ilk deneme ve zorlu şartlar altında (dalgalar, berrak olmayan su, düşük ışık koşulları gibi) çekim yapmış olmama rağmen genel olarak fotoğraflardan ve sualtı kameramdan memnun kaldım diyebilirim. (unutmayın ben ne dalgıcım ne de sualtı fotoğrafı çekmeyi biliyoru - dolayısıyla beklentilerim buna göre haliyle)
Makinada hem sualtı çekim modu var hem de çeşitli ayarları sizin yapabileceğiniz P modu var. Şunu anladım ki, normal SLR'da yapmaya alışık olduğunuz şeyleri P modu ile bu point & shoot makinada yapmaya kalkınca sonuçlar rezalet oluyormuş :) ISO performansı çok kötü bir kere. Çoğu nispeten güzel fotoğrafım makinanın sualtı modu ile çekildi zaten. Haa bir de benden bir tavsiye, benimki gibi bir kompak bir sualtı kameranız varsa, kesinlikle flaşını sualtında kullanmayın, sonuç tam anlamıyla rezalet oluyor.
Bu arada fotoğraflardaki balık türlerini ben tanımıyorum, hangisi ne balığı hangisi tehlikeli hangisi değil bilmiyorum. Bir iki defa mor denizanası ile karşılaşınca ne yapacağımı bilemedim mesela. Veya bazı balıklar sizi görünce saklandıkları delikten çıkıp direk size dik dik bakmaya başlıyorlar. Hele bir tanesi ki aşağıda bir fotoğrafı var, sanki "hey dostum sıkıyorsa gel çıkışta halledelim bu işi" der gibi bakıyordu resmen :))
Supermis kemalim. Devamini bekliyoruz. İst'e gelince konusalim.
YanıtlaSilsağolasın kardeşim.. sen döndün mü ?
SilBence gayet güzel olmuş bir de öbür tarafa gidince tekrar dene derim :)
YanıtlaSileyvallah.. asıl sana teşekkür etmem lazım bunlar için biliyorsun :))
Silve evet kesinlikle öteki tarafta da çekeceğim :))